TOMASSI'NİN DEMİRDEN KURALLARI #8

TOMASSI’NİN SEKİZİNCİ DEMİRDEN KURALI

VIII. / #8

“Bir kadının seninle yatmak istemeyişinin sebebini anlamasını HER ZAMAN kadına bırak, asla bunu onun için yapma!”

“Rollo, ben Oyun’u yeni öğrenmiş bir kırmızı haplıyım ve dönüşüm sürecimin başlamasından bu yana kızlarla tanışmakta gittikçe daha başarılı oluyorum ama gerçekten birlikte olmak istediğim ateşli kızların benim ligimin çok dışında oldukları hissine engel olamıyorum.

Bir tavsiyen var mı?”

Feminen şartlanmayı toplumsal şartlanma olarak sürdürmenin ayrılmaz bir parçası, kadınları birincil cinsel seçiciler olarak tutmayı içerir. Daha önceki birçok yorum ve gönderide de detaylandırdığım gibi bu bir kadının cinsel stratejisinin ve kapasitesinin bu stratejiyi tatmin edecek en iyi erkekler arasından seçim yapmasına izin verdiği ölçüde optimize edilmiş bir durumda olmasını gerektirdiği manasına gelir.

Bu aslında hipergaminin tanımıdır ve ferdî seviyede sadece fişe en çok takılı olan erkeklerin bunu bir dereceye kadar bilinçli olarak fark edemediklerine inanıyorum. Ancak pek çok erkeğin gözünden kaçan şeyin hipergaminin sosyal ölçekteki karmaşık tabiatı olduğunu düşünüyorum.

Hipergaminin toplumumuz için varsayılan cinsel strateji olarak baskın konumunu sürdürebilmesi için feminen şartlanmanın varoluşunu sürdürmesi, ona hizmet eden yeni ve normalleştirilmiş karmaşık sosyal sözleşmeleri teşvik etmesi gerekir. Bu sözleşmelerin kapsamı, hayatın erken dönemlerindeki bireyselleştirilmiş psikolojik şartlandırmadan, büyük ölçekli sosyal mühendisliğe kadar uzanmaktadır. (Mesela Feminizm, Dinî Hükûmet vb.)

Şahsiden toplumsala uzanan yelpazede faaliyet gösteren bu sosyal sözleşmelerden biri de “Ligler" fikridir. Sosyal Eşleşme Teorisi'nin detaylandırdığı temel fikir, “Her şey eşit olduğunda bir ferdin kendiyle aynı veya benzer fiziksel çekiciliğe sahip başka bir fertten etkilenme eğiliminde olacağı ve onunla eşleşme ihtimalinin daha yüksek olacağı.”dır.  Hülasaten “Ligler”in ardındaki fikrin tohumu budur. “Ligler” zihniyetinin sosyal geleneği, “Her şeyin eşit olmadığı.” fikrini ve feminen şartlanmayı desteklemek için kullanılır ve aynı zamanda Sosyal Eşleştirme Teorisi ilkesini de rahatlıkla destekler.

Liglerin gizli işlevi erkekleri, kadınların onayı için kendilerini filtrelemeye teşvik etmektir.

Sosyal şartlar ilerledikçe ve karmaşıklaştıkça, erkeklerin geçim ve güvenlik gibi şahsi vasıfları kazanma kabiliyetleri de aynı derecede zorlaşıyor. Başka bir deyişle daha az erkek, kadınların mevcut cinsel filtrelerini aşacak ve dolayısıyla cinsel stratejilerini engelleyecek kadar zeki hâle geliyor. Sürekli artan bu karmaşıklıklar, en uygun erkekleri taklitçilerden ayırmayı zorlaştırdı ve birincil cinsel seçiciler olan kadınlar, buğdayı samandan ayırmak için çeşitli sosyal yapılara ihtiyaç duydular. Fakat sonraki her nesilde, bütün bu dedektiflik işlerini kendi başlarına yapmaları beklenemezdi bu yüzden feminen şartlanma erkeklerin yardımını istedi, erkeklerin kadınsı olarak tanımlanmış bir toplumda var olmaları ve bu düzene uymaları için kendi kendine devam eden, kendi kendine içselleştirilmiş sosyal doktrinler teşkil etti.

Lig kavramı bu doktrinlerden sadece bir tanesidir. Bir kadının yakınlığının değerliliği konusunda kendinizden şüphe duymanız, “Sen onun liginin dışındasın!” şeklindeki ön şartlı fikirden kaynaklanmaktadır. Bazı insanların “Yapamayacağını düşünüyorsan haklısın.” fikirleri doğrudur, sınırsız coşku, cesaret ve öz güven bazı engellerin üstesinden gelebilir ancak hastalığın kaynağını bulmak için kendinize neden bunu yapamayacağınızı düşünmenizin öğretildiğini sormanız daha mühimdir.

Yaklaşma endişesinin büyük bir kısmı kendi şahsi intibanızdan kaynaklanır. “Bir HB9'un dikkatini çekecek kadar pürüzsüz, çekici, varlıklı, komik, kendine güvenen, ilginç, kararlı ve iyi giyimli miyim? Peki ya bir HB6?” En büyük tehlikemiz çok yükseği hedefleyip başarısız olmamız değil, çok aşağıyı hedefleyip başarılı olmamızdır.

Burada Cinsel Pazar'ın değerlendirme standartlarının meşruiyetini tartışmıyorum -bu sert ve çoğu zaman acımasız bir gerçektir- fakat gerçekten yapmaya çalıştığım şey, neden sadece HB7'ye layık olduğunuza inandığınız konusunda gözlerinizi açmak. Oyun, zenginlik, şahsiyet, kabiliyet gibi görünüş de çok önemlidir ancak cinsel pazar değerinizle ilgili öz tahmininiz gerçekten doğru mu yoksa lig mantalitesinin feminen şartlanmanın nezaketiyle Cinsel Pazar'da kendi kendinizi gönüllü olarak değersizleştiriyor musunuz?

(Buraya bir dipnot eklemeden geçemeyeceğim. JustPearlyThings adlı kanala misafir olarak katıldığında Andrew Tate’e şöyle bir soru soruldu:

“HB5 olup yemek yapabilen bir kadınla mı olmak isterdin yoksa HB10 olup yemek yapamayan bir kadınla mı?”

Oysa şöyle cevap verdi:

“Tabii ki de HB10 olup yemek yapabilen bir kadınla.”

Andrew Tate’in söylediği bazı şeylere katılmasam da bunu konuya örnek olarak vermek istedim.

“Cinsel pazar değerinizle ilgili öz tahmininiz gerçekten doğru mu yoksa lig mantalitesinin feminen şartlanmanın nezaketiyle Cinsel Pazar'da kendi kendinizi gönüllü olarak değersizleştiriyor musunuz?”)

LİG EKONOMİSİ

Yukarıda da belirttiğim gibi erkeklerde Lig zihniyetini teşvik etme amacı, kadınların seçebileceği büyük erkeklerden küçük erkekleri özerk bir şekilde filtrelemeye hizmet ediyor ancak aynı zamanda bir ham madde olarak dişiliğin değerini artırma işlevi de görüyor.

Her büyük ekonomik varlık gibi, Feminen şartlanma da piyasadaki değerini şişirme yeteneğiyle yaşar ve ölür. Esasen feminen şartlanma bir pazarlamacıdır. Bu yüzyılın ve geçen yüzyılın üzücü ironilerinden biri feminen şartlanmanın, kadınların cinsel pazar değerlendirmesini ferdî olarak kadınların cinsel pazar değerlerine zarar verecek şekilde kolektif bir öneme dayandırmaya çalışmasıdır. Erkekler için bu durum tersinedir: Bir erkeğin cinsel değeri öncelikle ferdîleştirilirken kolektif cinsiyet olarak erkekler Cinsel Pazar'da değersizleştirilirler.

Bununla kastettiğim şey kolektif bir varlık olarak kadınların cinselliğinin, değerli bir mükâfattan daha az bir şey olarak algılanmayı göze alamayacağıdır. Eğer bütün vajinalar altın standart olarak kabul edilirse o zaman erkeklerin varsayılan cinsel değeri her zaman daha düşük olacaktır. Bu tanıma göre erkekler genel olarak kadınların liginin dışındadırlar.

Konuda daha da derinleşebilmek için çoğu farklı derecelerde beta olan ortalama erkeklerin ortalama bir kadının cinsel ilgisi gibi “Mucizevi bir hediye.” ile kutsandığını varsayalım. Bu konumda güç dinamiği zaten kadınsı bir çerçeveye boyun eğecek şekilde önceden oluşturulacaktır bu nedenle erkeklerin objektif olarak değerlendirildiğinde ortalama bir kadınla bile oneitise yatkın olmaları şaşırtıcı değildir.

Lig şemasının amacı budur, objektif şartlar altında aynı seçiciliğe sahip olamayacak erkekleri objektif olmayan bir şekilde bağlılığa yatkın hâle getirmek. Sağlıklı bir ilişkinin var olabilmesi için erkeğin kadın tarafından kendi cinsel pazar değerinin 1-2 puan üzerinde olduğunun algılanması gerekir. Feminen şartlanmanın, kadının cinselliğine varsayılan olarak daha fazla değer verilmesine yaptığı vurgu göz önüne alındığında bu ulaşması oldukça zor bir konumdur. Üstelik, modern kadınların sosyal medyanın yükselişi nedeniyle aşırı şişirilmiş öz değerlendirmelerinden bahsetmiyorum bile.

LİGLERİ OYUNLAŞTIRMAK

Yukarıda bahsettiklerim, lig nosyonunda bir doğruluk payı olmadığı anlamına gelmiyor sadece “Erkeklerin” inanmalarına izin verilen gerçek bu değil. Çünkü feminen şartlanma erkeklerin liglere inanmalarını sağladığı kadar, kadınları bir bütün olarak değerlendirerek aynı derecede kadınları aynı lig hiyerarşisinden muaf tutmaya da çalışır.

Bu bahsedilmeye gerek olmayacak kadar açık olsa da erkeklerin de kendi derecelendirme sistemleri vardır, en popüler olanıysa her yerde bulunan fiziksel HB (Hot Baby) 1-10 ölçeğidir. Şunu da eklemeliyim ki, erkeklerin kadınlar için feminen realitede kuracağı herhangi bir derecelendirme sisteminin mutlaka alaya alınması, utandırılması ve şeytanlaştırılması gerektiği kaçınılmaz bir neticedir ama muhtemelen siz bunu zaten biliyorsunuz.

Akıl dışı bir öz güven, lig nosyonunun zihninizdeki etkilerini atlatmak ve öğrenmekten vazgeçmek için iyi bir başlangıçtır. Oyun farkındalığı olan bir adam, lig nosyonunu yeterince kurnazlıkla kendi avantajına kullanabilir.

Bir kadına lig mantalitesini dikkate almadan yaklaştığınızda feminen gerçekliğin kontrol edebileceğinden daha fazlasına sahip olduğunuz mesajını gönderirsiniz. Alfayı çekici kılan da tam olarak feminen şartlanmanın etkilerini göz ardı etmesidir, bu şartlandırılmaların ona daha önce öğretmesi gereken kuralların farkında değildir veya bunlara karşı kayıtsızdır.

Apaçık bir şekilde “Sizin liginizin dışında.” olan bir kadına Oyun’u uygulamaya kalkışırken algılanan değeriniz hakkında şüphe tohumları ekerek (Ve hayal gücünü harekete geçirerek) feminen şartlanma tarafından sizin adınıza yazılan senaryoyu tersine çevirirsiniz. Şüphe çok güçlü bir araçtır, aslında lig nosyonu erkeklerin kendilerinden şüphe duymaları üzerine kuruludur. Bu sebeple kadınların sosyal lig düzenlemelerini göz ardı ederek bu aracı kendi avantajınıza çevirebilirsiniz.