İtaat ve Teslimiyet
Kırmızı Hap içeriklerine baktığımızda sağlıklı ilişkilerde kadının erkeğe itaat ve teslimiyetinin sıklıkla vurgulandığını görüyoruz. Peki itaat ve teslimiyet derken neden bahsedilmek isteniyor? Karınızı eve kapatıp kırbaçla dövmekten mi? Maalesef ataerkil bir geçmişten geldiğimizden dolayı çoğu insan bilhassa çoğu kadın itaat ve teslimiyet kelimelerini duyduklarında bu onlara kötü şeyler çağrıştırıyor. En azından Kırmızı Hap minvalinde konuştuğumuzda böyle bir itaat ve teslimiyetten bahsetmiyoruz.
Bu camiada “Kadınlar erkeklere itaat etmelidirler ve teslimiyet göstermelidirler.” diye çok konuşuluyor ama erkeklerin bunu nasıl başaracaklarını açıklamayı unutuyorlar. Öncelikle sırf bir erkek olduğunuz için kadınların size itaat etmeleri gerektiğine inanıyorsanız büyük bir hak sanrısı içinde olduğunuzu söylememe izin verin. Kadınların size itaat borcu yok fakat sizin de onlara bir ilişki ve sadakat borcunuz yok.
Cinsel Pazar'da iki taraf da istekleri karşılığında ondan beklenilen kriterleri karşılayarak alırlar. Kimse bir şeyi hak etmez, herkes potansiyelinde olanı açığa çıkararak istediklerini elde eder. Biz erkekler güzel, çekici, ayartıcı ve feminen kadınları güçlü, cesur, olgun ve şerefli erkekler olma kapasitemize göre (Yani maskülenite) elde ederiz. Kadınlarsa yüksek değerli ve bütün kutuları tikleyen erkekleri, o erkeklerin beklentilerini karşılayabilme kapasitelerine göre elde ederler.
Cinsel Pazar değeriniz yükseldikçe karşı tarafa dayattığınız kriterler artar ve birlikte olduğunuz insanlar sizin Cinsel Pazar değerinizin bir yansımasıdırlar. Bu değerin bir karşılığıdır. Yani siz neyseniz tam olarak kendinizin karşılığını kendinize çekersiniz. Kısacası bir kadının size itaat edip teslim olmasının şartı, o kadının size itaat edip teslim olmaya değer göreceği bir erkek olmanızdır. Çoğu erkek bu kapasitede değil. Eğer bu kapasitedeyseniz zaten kadınlar size itaat ediyorlardır ve teslim olacaklardır. Ama kadınların size bunu yapmadıklarından şikâyet ediyorsanız muhtemelen çok büyük ihtimalle henüz o kapasiteye sahip olmadığınız içindir. Bu yüzden şikâyet etmek yerine kendinize ve hayatınıza odaklanıp daha üstün bir erkek hâline gelmelisiniz.
Şimdi itaat ve teslimiyet nosyonlarının doğru algılanışlarına bakalım. Öncelikle biz Kırmızı Hap’ta itaat derken neden bahsediyoruz? İtaat, liderliği takip etmek anlamına gelir. Bunun için isteklilik temel şarttır. Birisini size itaat etmek için zorlayamazsınız, insanların size itaat etme ya da etmeme seçeneklerinin olması gerekir. Aksi takdirde bu köleliktir. Ancak kölelerin itaat etmekten başka seçenekleri yoktur. Bir kadının sizin köleniz olmasını istemezsiniz, bu her şeyden önce size hakarettir. Çünkü bu o kadının sizinle saf arzudan değil zorunluluktan birlikte olduğu anlamına gelir. Bir erkek olarak ilişkilerde başarının bir numaralı altın kuralı, arzunun pazarlığının yapılamayacağı ilkesini benimsemektir. Kendinize size saf, müzakere edilemez, pazarlığı yapılamaz derecede kor ve ateşli bir arzu duyan kadınlardan azını layık görmemelisiniz. İlişkilerde gerçek ve sağlıklı itaat dinamiğini oluşturan şey de kadının size duyduğu bu arzu olacaktır.
İtaat, dominant ve egemen bir erkeğin liderliğiyle kadına, ona itaat etme duygusunu ilham vermesiyle olur. İtaat, kadının büyük bir isteklilikle sizin liderliğinizi takip etmek istemesiyle olur. İtaat, birlikte olduğunuz kadının size itaat etmeyi bir mükâfat olarak görmesinin sağlanmasıyla olur. Kadınlar zaten doğaları gereği doğru şartlar sağlandığında itaat ve teslimiyet gösteren canlılardır. Bunu isterler, bu şekilde mutlu olurlar ve kendilerini böyle güvende hissederler. Fakat onu bu konuma konuşarak ve birtakım sözlerle ikna etmeye çalışarak getiremezsiniz. Hatta bu her şeyi daha kötü bir hâle getirmenize bile sebep olabilir. Bunu davranışlarınızla ona göstermeniz ve onun size itaat etmeye çalışmasını sağlamanız gerekir.
Peki bunu nasıl yapacaksınız?
Bunun en büyük şartı erkeğin ilişki odaklı olmamasıdır. Çoğu erkek daha herhangi bir kadınla ilişkileri başlamadan bile önce “Bir ilişki yaşamalıyım.” derdi ve beklentisi içinde olduklarından maça en başından 1-0 yenik bir konumda başlıyorlar. Bir kadının size itaat etmesi için öncelikle sizin o kadından daha üstün bir konumda olmanız gerekir. Çünkü kadınlar neden kendileriyle aynı seviyede ya da daha düşük seviyede olan erkeklere itaat etsinler ki? Bunun bir mantığı yok. Bu üstünlük, karşı tarafa daha az ihtiyaç duyan taraf olmanın üstünlüğüdür. Evet, bir kadınla olan ilişkinizde sizin o kadına, o kadının size duyduğundan daha az ihtiyaç duymanız gerekir, bu sağlıklı ilişkilerin temel şartıdır. Fakat çoğu erkek ilişki odaklılığı ve daha doğrusu muhtaçlığıyla, daha ortada bir ilişki bile olmadan o ilişkiye ihtiyaç duydukları bir konumla başlarlar. Bu da ilişkide üstünlüğü kadının ellerine verir, dolayısıyla itaati hak eden ve alan kadın olur. Siz değil!
İlişkiler güzel şeyler. Bir erkek olarak mutlaka bir ilişki yaşamak isteyeceksiniz ve yaşayacaksınız da. Ama bunu yaşamaya ihtiyaç duymayın. İlişkiniz olduğunda, ilişkinizin olmadığı durumdan daha mutlu olmayın. Daha doğrusu mutluluğunuz ve hayattan aldığınız keyif, bir ilişkinizin olmasına bağlı olmasın. “İlişkim olursa olur, olmazsa da keyfime bakarım.” diye düşünün. Bir kadınla tanıştığınızda hemen onunla ilişki kafesine girmektense bir süre eğlenip iyi vakit geçirmeye odaklanın. Erkeklerin doğal süreçte ilişki konusunda biraz daha dirençli taraf olması normaldir.
Bu doğal sürece uyum sağlayıp ilişki odaklı olmadığınızda bir ilişkiye girmektense eğer bir ilişki olacaksa bu ilişkinin kriterlerinizi karşılayan bir ilişki olmasına daha odaklanmış olacaksınız. Böylelikle bir kadına ilişki ve sadakat sözü sağlamanın karşılığında ondan itaat ve teslimiyet bekleyebilir ve bu konuda istekli olmayan kadınları tercih etmeyerek kendinize dair bir duruş ortaya koyabilirsiniz. Bu duruş itaat ve teslimiyetin özüdür. Karşınızdaki kadına sizinle birlikte olmak için itaat ve teslimiyet şartını koyar ve bunun neticesinde olanlardan bağımsız bir şekilde duruşunuzu korursanız istediğiniz kadın sizi istemese bile bu öz saygınızı arttırır. Bu durumda kendinize istediğinizden azını layık görmediğinizi gösteriyorsunuz. Her şeyden önce zaten kendiniz buna inanmalısınız. Bunu başarmaktaki istikrarınızı koruduğunuzda kadınlar öz inancınızdan gelen liderliğinizi takip edeceklerdir.
コメント