NEDİR?: NEXT

NEXT KAVRAMI HAKKINDA

Merhaba Arkadaşlar, bugünkü bölümde Kırmızı Hap'taki “Next” kavramından ve bir “Erkek Adam” olarak yeri geldiğinde arkanızı dönüp çekip gidebilmenin öneminden bahsedeceğiz.

Şimdi birçok arkadaş soruyor: Bir kadınla aramızda geçen buluşmada kadın bana yeterince ilgi göstermiyor, soğuk cevap veriyor benimle yeterince konuşmuyor ve aramızda bir konuşma olsa bile o konuşma hep röportaja dönüyor ya da ben bir stand-up komedyeni gibi kendimi anlatıp duruyorum. Ne yapmalıyım ve nasıl bu kadının ilgisini kazanabilirim?

Bu tarz durumda olan arkadaşların kendilerini bu durumda bulmalarının sebebi, uzun zamandır hayatlarında birlikte oldukları bir kadının olmaması ve de normal bir şey, birçok erkek ve hatta hayatınızda görüp görebileceğiniz birçok playboy adamın bile zamanında hiç kadın ilgisi çekemediği durumlar olmuştur. Fakat bu adamlarla, yeterince kadın ilgisi çekemeyen adamların arasındaki fark, playboyların yeri geldiğinde içinde bulundukları ilişkide ihtiyaç duydukları şeyleri karşılayamadıklarında arkalarını dönüp çekip gidebilmeyi bilebilecek omurgalarının olmasıdır.

Diğer arkadaşlarsa uzun zamandır bir kadına ulaşamadıklarından dolayı yüzlerine gülen ve onunla buluşmayı kabul eden bir kadın oldu mu anında elleri ayakları birbirlerine dolanır ve ne yapıp edip o kadını etkilemenin bir yolunu bulmaya çalışırlar. Bir kadına yürürken o kadınla aranızda olabilecek şeylerin neticesinde bağımsız olmayı öğrenmeniz lazım. Zaten bu yüzden tabak çevirin yani “Birden fazla kadınla görüşün.” diyoruz çünkü böyle bir durumda eğer görüştüğünüz kadınlardan birisinin ilgisi yetersizse, ilgisi yeterli olan diğer kadınla ilgileniyorsunuz ve sorununuz çözülüyor.

Bu arada bu netice bağımsızlığı muhabbetini aranızdaki kadınla bir şeylerin başarılı olabilmesi için taklit ettiğiniz bir kafa yapısı olarak görmemeniz gerekiyor. Çünkü netice olumlu da olsa olumsuz da olsa, ne olursa olsun bu neticeden bağımsız olmayı yani duygu durumunuzun bu neticeye bağımlı olarak yeterince fazla etkilenmemesini sağlamanız lazım.

Bunları söylediğim arkadaşlardan biri bana geçenlerde, “Ağabey güzel diyorsun da hiç kadına ulaşamayanlar ne yapsın?” diye bir soruyla geldi.

Arkadaşlar, hiçbir kadına ulaşamamak diye bir şey yok. Eğer bir kadına ulaşamıyorsanız bunun sebebi doğru şeyleri yapmamanızdan kaynaklıdır. Yoksa mutlaka içinizde o cevher var. Kendinizi şu anki durumunuzdan ibaret zannetmemelisiniz. Sizin içinizde de dışarı çıkarılmayı bekleyen bir potansiyel her zaman vardır. Şu an bir kadına ulaşamayabilirsiniz ama doğru şeyleri yapıp doğru kafa yapısını izlerseniz mutlaka bir kadına ulaşabilirsiniz, bunun olmaması için hiçbir sebep yok. Ama böyle düşünüp yokluk mantalitesi içinde kalırsanız kendi potansiyelinizi kendi kendinize baltalarsınız.

Bu yüzden şu an hayatınızda bir kadın olmasa bile ve uzun süredir kadına ulaşamasanız bile, eğer görüştüğünüz kadının ilgisi yetersizse ne olursa olsun nextliyorsunuz o kadını. Öbür türlü siz kendinizi size yeterince ilgi vermeyen bir kadına layık görürsünüz, bu da ilişkiye zaten çoktan beta bir şekilde başlamanıza neden olur. Bir kadınla aranızda olabilecek herhangi bir ilişki dinamiğinde sizi çekici bir erkek yapacak yegâne şey, yeri geldiğinde içinde bulunduğunuz durumun sizin gerçek istek ve ihtiyaçlarınızı yeterince karşılamadığında, arkanızı dönüp çekip gitmeyi bilebilmektir. Kadınlar böyle bir erkeğe saygı ve arzu duyarlar, böyle bir erkekle birlikte olmak isterler, siz gerçekten böyle olmayı başardığınız zaman hayatınızda hiçbir kadın olmasa bile dışarıya kadınlar tarafından ilgi gören ve arzu duyulan bir erkek olduğunuzun sinyalini verirsiniz.

Kadınlarla olan ilişkilerinizin başarısında sosyal ispat yani diğer kadınların da sizinle birlikte olmayı istediğinin ispatlanmış olması önemlidir. Ama tabii bunun doğal bir şekilde ve kendiliğinden olması lazım. Sizin bunu diğer insanların ve diğer kadınların gözüne sokmaya çalışmanız çoğunlukla iticidir. Kadınlar gerçekten tercih edilen bir erkek ve sadece tercih ediliyormuş gibi taklit yapan bir erkek arasındaki farkı kolayca hissedebilirler. Çünkü gerçekten kadınlara ulaşabilmeyi başaran erkekler bunun hakkında gösteriş yapma ihtiyacı duymazlar hatta genellikle bunu gizlerler. Çünkü bu tarz erkekler zaten kadınlara yeterince ulaşabiliyorlardır ve bunu diğer herkese ispatlamak gibi bir ihtiyaçları yoktur. Şunu unutmayın, herhangi bir konuda kendinizi ispatlama çabası içine girmek ispatlamaya çalıştığınız o şeyin aslında sizde olmadığını göstermenin en kolay yoludur. Ama diyelim ki gerçekten kadınlara erişebiliyorsunuz ve sadece şov yapmak hoşunuza gidiyor bu durumda bile bu yaptığınız şey bazı kadınlarda ters tepebilir, o yüzden ben hiç tavsiye etmiyorum.

Bu durumda şunu diyebilirsiniz: “Ağabey, sen en başta kadınlara ulaşamasan bile kadınlara ulaşabilen bir erkek gibi davranmamız gerektiğini söylemiştin, şimdi de kadınlar taklit yapan erkekleri anında anlarlar diyorsun e biz bunu nasıl yapacağız o zaman?” diye sorabilirsiniz.

Taklit yapanla gerçekten kadına ulaşabilen adamın arasındaki fark, kadına ulaşabilen adamın kafa yapısıdır ve bu kafa yapısı o adamın hayatının şu anki kısmında kadınların olup olmamasından bağımsızdır. Taklit yapan adamların yakalanmalarının ve anlaşılmalarının sebebi bu adamların bu kafa yapısına oturtamamış olmalarından kaynaklanır. Bu tarz adamlar için temel motivasyon her zaman ne olursa olsun bir kadına ulaşabilmek ve bu sayede o kadından alabileceği validasyondur. Bu adam yokluk mantalitesine yani şu hayatının şu anki durumunda bir kadınla herhangi bir ilişkisinin olmamasına o kadar kafayı takmıştır ki bu durumu çözmek için her şeyi yapmaya hazırdır. Bu da tabii ki yokluk mantalitesinin derinliklerinde boğulmasından başka hiçbir işe yaramaz. Bu gibi adamların bir kadınla tanışır tanışmaz yaptıkları ve yapmadıkları her şeyin arkasında yatan motivasyon o kadından alacağı ilgi ve validasyona, kısacası “Umarım bana verir.” beklentisine dönüşür. Bir kadından bunu anlamamasını bekleyemezsiniz.

Bu kafa yapısında olmayan erkeklerse cinselliğe, ulaşılması gereken bir hedef olarak değil olursa zevk ve tecrübe edecekleri bir deneyim, olmazsa da o kadar da önemli olmayan bir şey olarak bakarlar. Bu erkekler cinselliğe karşı olan ihtiyaçlarını ya tecrübeyle ya da mental dayanıklılık ve kontrolle kendi elleri altına alırlar. Yani cinsellik konusunda yeterince tecrübeniz olmayabilir, bu da sizi bu tecrübeye sahip olanlardan daha hassas yapacaktır fakat eğer yeterince sağlam bir mental dayanıklılık geliştirirseniz bu dürtülerinizi kontrol altına alabilirsiniz, nitekim kadınlar konusunda başarılı olmak istiyorsanız almalısınız da.

Erkek adam olmanın altın kurallarından bir tanesi şudur: Hayatınızın hiçbir döneminde, hiçbir şekilde bir kadın sizin odağınız ve amacınız olamaz. Cinselliğe karşı aşırı aç olan ve sürekli kadınlara ulaşmaya çalışan erkekler aslında bu altın kuralı çiğniyorlar. Bu kuralı çiğnemenin getireceği günahı hiçbir PUA tekniği ve kuracağınız hiçbir süslü cümle, kısacası yapacağınız hiçbir şey telafi edemez.

Hristiyanlık inancını biliyorsanız eğer, onlar da “Ruha karşı günah işlemek.” diye bir kavram vardır. Hristiyanlar Tanrı'nın ruhunun onların içinde yaşadığına inanırlar, günah işledikleri zaman aslında içinde yaşayan Tanrı'nın ruhuna karşı suç işlediklerine, o ruhun onlara küstüğüne ve onlardan uzaklaştığına inanırlar. İçinizdeki maskülen benliğinizle olan ilişkiniz de biraz buna benzer. Masküleniteniz, içinizde yaşayan bir ruh gibidir ve eğer o ruha karşı günah işlerseniz o ruh kendisini sizden çeker ve uzaklaşır. Böylelikle kendi davranışlarınızla kendi maskülenitenize zarar verirsiniz.

Maskülen benliğinizi geliştirmek istiyorsanız maskülen bir hayata sahip olmalı, hayatınızda maskülen seçimler yapmalı, kararlar almalı ve maskülen çerçeveye uygun olmalısınız. Bu da zamanla maskülen faktörler olan güç, cesaret ustalık ve şeref gibi alanlarda kendinizi geliştirmenizi sağlar, bu da kadınlar konusunda çekiciliğinizi hatırı sayılır bir seviyede artıracaktır. Bu yüzden odağınızda her zaman maskülen benliğinizi geliştirmek yani Mahmut ağabeyvari bir deyimle, “Eksikliklerinizi para, oyun ve diğer zırvalarla değil, erkek adamlıkla doldurmak.” olmalıdır. Nitekim nihai oyun da zaten budur. Bunu yapan erkekler oyunun hile kodunu bulmuşlardır ve her zaman kazanırlar.

Son olarak size şahsen bende işe yarayan bir taktikten bahsedeyim benim kadınlar konusunda başarısız ve bir kaybeden olduğum zamanlarda kırmızı hap almaya başladığım an ve artık hayatımda köklü bir değişim yapmam gerektiğini fark ettiğimde kendime verdiğim söz şu oldu, “Şu andan itibaren artık tamamen kendimi geliştirmeye odaklanacağım ve bütün hayatımı en iyi versiyonu olmaya adayacağım. Eğer bu süreç içindeyken artık hayatımda hiçbir kadın olmasa bile en iyi versiyonuna dönüşmek adına bu fedakârlığı yapmayı kabul ediyorum. Bundan sonra hiçbir kadın benim bu amacımdan daha önemli olmayacak, buna ant içerim.”

Kendime bu sözü verdikten sonra gerçekten bu sözümü istikrarlı bir şekilde yerine getirmeye başladığım an hayatımın değiştiği ve kadınlar konusunda başarılar kazanmaya başladığım an oldu. Şimdiyse evliyim, karımın bana karşı büyük bir sevgi ve hayranlık duyduğu bir ilişkim var. Şimdi düşünüyorum da eğer kendime o gün bu sözü vermeseydim şu an bulunduğum bu noktada asla olamazdım.

Kısacası Arkadaşlar, bu hayata kimse eşit şartlarda başlamıyor ve herkes oyunu çok farklı konumlardan oynayabilir. Fakat ne olursa olsun, oyunun kuralları aynıdır. Bir kızla görüşmeye başladığınızda onu buluşmaya çağırın. Sizi reddetmesi için iki şans verin. İlgisinin yetersiz olduğuna yönelik yeterince rasyonel kanıtlarınız olduğunda onu nextleyin, yani bir sonrakine geçin.